Bir gün git, ertesi gün dön…

Didim-Ankara 730 x 2 = 1460 kilometre.

Değdi mi? Tahmin ettiğimizden çok daha fazla…

Gittik-gördük-döndük-geldik…

Sözünü ettiğimiz yolculuğun hedefinde Selçuk Atalay’ın Haysiyet Vertigosu isimli tiyatro eserinin ilk gösterimi vardı.

Oyun,  Ankara’nın en seçkin gösterim sahnesi olarak bilinen “Tatbikat Tiyatro”sunda 31 Ekim 2012 gecesi gerçekleştirildi.

Ankara’nın en seçkin tiyatrosunda, Ankara’nın en seçkin insanlarının davetli olarak katıldığı etkinlik yoğun bir katılımla sahnelendi.

Tatbikat Tiyatrosu; izleyebildiğimiz kadarı ile oldukça ilginç, cesaret ve yetenek isteyen, üstüne üstlük gerçek bir yaratıcı derinliği gerektiren bir reji denemesi…

AMA…

Reji, oyunun içeriğinin [asıl özünün] ününe geçmiş gibi geldi. Yani biçim, özün üstüne çıkmış, onu ezmiş gibi sanki.

Yani bize öyle geldi. Ama gecenin görkemli yoğunluğu her şeyin üstündeydi. Düzeyli insan yoğunluğu tıka basanın üzerindeydi!

SON SÖZLER:

Sağ ol Selçuk Atalay.

Öyle bir oyun yaratmışsın ki… Üstünde kimselerin –asla- oynamaması gereken bir eser.

Kısaca ve kıssadan hisse, sevgili arkadaşımız insan denen “ide”yi siyasete banmış, [doktorluğunun süzgecinden geçirmiş] ve sonuç olarak, vertigo teşhisi koyarak, ustalıkla “oyun” düzlemine iliştirmiş, devşirmiş…

-        Şimdi sıra tedavi de mi acaba?..

Bu sorunun yanıtını da Selçuk Atalay verecek.

Oyunun sahneye konmasında yönetmeninden oyuncusuna, ışıksısına kadar emeği geçen, katkı veren tüm sanatçılara ve sair emekçilere teşekkürler.

Alkışlıyoruz.

NOT: Oyunun kendisi ve sahneye konuşu ile ilgili olumlu ve olumsuz eleştirilerimizi ayrıca bir köşe yazısında değerlendireceğiz.

www.soruyusormak .com

Editör: Faruk Haksal