Akit Gazetesi… Müslümanlığı öne çıkartarak siyaset yapan radikal görüşlü bir gazete.

Yerleşik deyimi ile “dinci” olarak tanımlanan insanların okudukları bir yayın organı…

Laiklikle araları iyi olmayan, Atatürk’e mesafeli bir safta biriken zümrenin baş tacı yaptıkları bir “mevkute”…

Niçin bu satırları üst üste koyuyoruz?

Çünkü… Her ne kadar o gazetenin okurları ile ve özellikle de yayıncıları ile taban tabana ters düşüncelere sahipsek de… Bu defa aynı noktada birleştik.

Nasıl mı?

Şöyle yazıyor Yeni Akit Gazetesi:

Hakîkî Müslüman;

*             Çoluk çocuğunu ahlâklı ve örnek bir Müslüman olarak yetiştirir… Yalnız akraba, arkadaş ve komşuları ile değil, bütün insanlarla iyi geçinir ve kendisiyle iyi geçinilir.

*             Hak yemez. Kötülük yapmaz kendisine yapılanlara sabreder. Hele hıyanet nedir bilmez. Haset edici, kıskanç ve kibirli değildir.

*             Kul hakkından çok korkar.

*             Yalan söylemez. Fitne çıkarmaktan çok sakınır. Tatlı dilli, güler yüzlü, sözü ve özü doğrudur. Son derece alçak gönüllü, mütevazıdır.

Gazete daha sonra şöyle sıralamış:

Gerçek Müslümanlığın vasıfları şöyledir: Güzel ahlâk, hayâlı, edebli olmak, az konuşmak, doğru söylemek, iyilik yapmayı istemek, kötü söz söylememek, alnı açık olmak, tatlı dilli olmak… vs…vs

Akit Gazetesi bu satırları “Sâdık Dânâ, Altınoluk Sohbetleri  -2. s. 199-211” den aktarmış…

Ve iyi yapmış, çok çok iyi yapmış… Biz de bu özlü aktarımları özetleyerek [ama aynen] aktardık.

ŞİMDİ…

Bugün din üstünden siyaset yapan siyasi partiler bu niteliklere uyuyorlar mı?

-        Siyaseten doğru olmayan şeyleri doğru gibi ifade etmiyorlar mı?

-        Filmler, kasetler pazarından teğet geçerek, Kandil uyarlamaları, FETÖ yakıştırmaları yaparak oy devşirmeye çalışmıyorlar mı?

-        Doğruluk, dürüstlük, iyi ahlak gibi değerlere ara sıra da olsa rastlayabiliyor muyuz?

Peki nerede Müslümanlık?

Bu sorular sorulmuyor mu?

Sorgulanmıyor mu?

Bizce meselenin özü, aslı ve esası bu soruların dibindedir.

Bu sorgulama refleksinin içeriğindedir.

Toplumsal muhalefetin üstünde yürümesi gereken çizgi bizce budur.

Ama tabii ki bizce…